Kenan Doğulu, Beren Saat'i kıskanıyor mu?
- 05.05.2013 15:20
Hülya Avşar ve Kenan Doğulu, bu hafta vizyona giren ‘Max Maceraları - Dinoterra’da kötü karakterlere ses verdi. Bu vesileyle özel hayatları hakkında konuşmayan ikiliyle buluştuk, tabuları yıktık. Aşka bakışları çok farklı: Avşar,“Evliliği geçtim, beraberlik bile uzak geliyor” derken, Doğulu’nun en büyük hayali çekirdek aile kurmak Hakan GENCE / Hürriyet
Kraliçe Felina gibi sizin de cadı yanları var mı? - Çok pürü pak sakin biri değilim. Sinirlendiğimde gerçekten sinirlenirim. Zaman zaman evin içinde Zehra’ya karşı cadı tarafım tutuyor.
“Ettiğim lafları anlayacak yazar yok” dediniz geçenlerde... - Evet, bunu söylerken köşe yazarlarından bahsediyordum.
Neden, siz herkesten daha mı zekisiniz? - Evet, ben zekiyim.
Egonuz çok yüksek sanırım? - Yoo. Onlar da zeki ama mesleklerinin kurbanı oluyor. Okunabilmek için, beni anladıkları halde anlamıyor gibi yazıyorlar.
Siz şöhretler de mesleğinizin kurbanı olmuyor musunuz? Konuşulmak için sansasyon yaratanlarınız çok... - Bu söylediğiniz bir türlü şöhret olamayanlar için geçerli. Ben sansasyon yaratmaya çalışmayıp kaçacak delik aradım. Sanatçı olacağıma Allah yaratırken karar vermiş: “Seni kul olarak yaratıyorum. Mesleğin de sanatçılık olacak” diye. Sansasyona ihtiyacım olmadı.
Türkiye’nin en güzel kadını olma iddianız devam ediyor mu? - Başkalarının adına üzgünüm ama evet, devam ediyor.
Ne büyük bir egonuz var... - Ego değil gerçek! Başkası benim yerime bunları söylese gırtlaklayasım gelebilir. Yazıldığı zaman itici de oluyor farkındayım. Kendimden daha güzel birini görürsem mutlaka söyleyeceğim, söz. Ama o kişinin de ‘Home made’ (Ev yapımı) olması gerekiyor.
Estetiğiniz yok mu? - Botoksum bile yok. Bakın, kaşlarımı çatabiliyorum.
Her sabah “Türkiye’nin en güzel kadınıyım” diye mi uyanıyorsunuz? - “Ayna ayna söyle bana” manyaklığında değilim. Sadece gerçekçi ve doğalım.
Sizi etkilemek zor mu? - Çaba gösterenlerden asla etkilenmiyorum. Önemli olan birlikte gülmek, beni mutlu etmesi. Özgür ruhlu olması da etkileyebilir.
Sanırım bir de göbekli olmamalı... - Doğru. Fit erkeklerden hoşlanıyorum ve dikkatimi çekiyorlar. Göbeğiyle mutluysa öyle mutlu olmaya devam etsin ama beni etkileyemez. Kendine saygı duyup spor yapması şart.
Hayatınıza giren erkeğin psikolojisi nasıl etkileniyor? - Kendini benimle yarıştıran adam gözümden çok düşüyor. Sanırım benim işim zor. Evliliği geçelim beraberlik bile bana uzak geliyor.
Akil insanlardan biri olacağınız konuşuldu. Neden kabul etmediniz? - Uzun mesele. Ben dışarıdan daha faydalı olacağımı düşünüyorum.
Peki ‘dışarıdan’ Türkiye’de siyaseti nasıl buluyorsunuz? - Dünyadaki bir çok ülkeye baktığımızda şu anımızdan keyif almalıyız. Düşünce özgürlükleri konusunda yorum yapmak istemiyorum. Ama vatandaş olarak rahat yaşıyorum
Bu lafa karşılık size “tabii senin tuzun kuru” demezler mi? - Asgari ücretten haberim var. O paralarla rahat yaşanmadığını biliyor ve doğru bulmuyorum. Yalnız batan ve iç savaş olan ülkeleri görünce halimize şükrediyorum.
Kızınız Zehra’ya nasıl bir annesiniz? - Araştırmacı annelerdenim. Bana “film çekmiyorsun” diyorlar. Son yıllarda Zehra’ya karşı hayatımın rolünü yapıyorum. Oscarlık oyuncu oldum.
Mahkemelik olduğu olayda onu cezalandırdığınız doğru mu? - Hayır kızıma son derece güveniyorum. Dışarıdan ne göründüğü beni bağlamıyor. Kızımın yaptığı, yapacağı her şeyin arkasındayım. Ona gereken terbiyeyi verebildiysek zaten bu yaşına kadar verdik. Bundan sonrasına karışmak şahsiyetini zedelemek olur. Yanlışı bile benim için doğru.
JÜRİ OLMAKTAN NEFRET EDİYORUM Hülya Avşar juri üyeliği ne olacak diye soruyoruz: “Devam edecek diye biliyorum. Jüri koltuğuna oturmaktan nefret ediyorum. Ama orada diğer jüri üyeleriyle diyaloglar, kimyamızın uyması ve eğlenceyi seviyorum” diyor.
“Hülya Avşar’a juri olarak anılmak yakışıyor mu?” diyenlere de cevabı net: “Millete göre hareket edemem! ”
UYGUN ZAMANDA BABA OLACAĞIM KENAN DOĞULU ‘Gölgelerin Efendisi’ kötülük peşinde koşan bir karakter. Kötü bir çizgi karaktere ses vermek zor muydu? - Ses karakteristik özelliklerin en önemlilerinden. Bu yüzden çizgi bir karaktere sesinle hayat vermen zaten çok zor. Seslendirme yönetmenimizle bu karaktere uygun sesi bulmak için çeşitli oktavları ve ses renklerini denedik. Çatallı, kalın ve yaşamış bir sese karar verdik.
Benzer yanlarınız var mı? - Gülüşümüz benziyor! Filmin dışında da “Gölgelerin efendisi miyim acaba?” diye korkuyorum. Ama kötülük taraftarı değilim. Sevdiklerime zarar verecek bir tehdit olmadığı sürece kötülüğün kapısını çalmam.
Yeğeniniz Arya da filmde yer aldı. Stüdyoya birlikte mi girdiniz? - Evet ama Arya o gün kalabalıktan sıkıldı ve ağlayıp gitti. Sonra bir ara gidip seslendirmeyi yapmış. Onunla aramızda çok büyük bir aşk var. Bana baba yarısı olmanın tadını öğretti.
Bir dönem yoga yapıyordunuz. Sonra tasavvufa merak sardınız. Bunu tenis, pilates takip etti. Şimdi neler var? - Pilates, tenis ve yoga hâlâ hayatımda. Mevlana aşkım da devam ediyor. Fırsat buldukça okuyup yazılarından kendime dersler çıkarıyorum. Çağdaş sanata da ilgi duyuyorum. Birçok eser topladım.
Kimlerin eserlerini topladınız? - Picasso, Fikret Mualla, Burhan Doğançay, Devrim Erbil, Murat Pulat, Burcu Perçin, Olcay Kuş, Monica Bulanda, Sema Culam, Hüseyin Aksoylu, Garry Humes, Federico Severino, İpek Kurşuncu ve Malik Bulut...
Şu an hayatın hangi noktasını yaşıyorsunuz? - Kendini keşfetmiş ve tadını çıkarabilmeyi öğrenmiş bir dönem. Anı yaşıyorum ama geçmişimden dersler çıkarıp geleceğime dair planlar da yapabildiğim, neşeli, rahat ve huzurluyum.
Geçmişten aldığınız en önemli ders ne oldu? - Enerjimizi düşürerek zaman kaybetmek büyük bir yanılgı. Hayatta psikolojik olarak hep kendimizi yüksek tutma gayretinde olmalıyız.
Beren Saat ile ilişkiniz nasıl gidiyor? - Çok mutlu ve huzurluyuz. Herhangi bir sorunumuz, gereksiz savaşlarımız yok. Keyfimiz de çok yerinde. Aşkı olması gerektiği gibi tüm dinamikleriyle tadını çıkararak yaşıyoruz.
Önce Beren Kenan’ı çok kıskanıyor, nefes aldırmıyor, sonra Kenan Beren’i kıskanıyor dediler. İşin aslı ne?
Aklımızdan bile geçmeyen lafları söylemişiz gibi yazabilenler nasıl rahat uyuyabiliyor anlamıyorum. Komik komik haberler çıkıyor: Yok aydan arsa almışız, İskoçya’dan lord ve lady unvanımız varmış falan. Sevgilim profesyonel bir oyuncu.
Canlandırdığı karakteri nasıl resmetmesi gerektiğine iç güdüleri, tecrübesi ve yönetmeni karar verir. Herhangi bir psikolojik baskı veya kısıtlama yapmak aklımdan dahi geçmez. Aksine tiplemelerinin en dip ve zirve noktalarına inip çıkması konusunda ona cesaret veririm.
Psikopat oynuyorsa en sınırsızı, katilse en azılısı o olsun isterim. Türkiye’nin, Ortadoğu’nun hatta Avrupa’nın en iyi kadın oyuncularından biri. Onunla gurur duyuyorum. Birbirimizin mesleklerine saygımız sonsuz. Yersiz kıskançlıklarımız yok.
Çocuk planları mı var? - Çocukları çok seviyorum. Aileciyim. Ailemizin sanatçısı derlerdi bana bir dönem hatırlarsanız. Kendi çekirdek ailemi kurup ömür boyu mutlu olmak istiyorum. Elbette en uygun zamanda da baba olmayı düşünüyorum.
Evcimen misiniz? - Evet hem de çok. Allah’tan Beren’de gece gezmelerini çok sevmiyor. Önemli günlerinde, doğum günü, sergi, konser, düğün ya da bir yemek için 40 yılda bir çıktığımızda da çok olay olduğu için çıkmak zor geliyor. Evde kendimize ait güvenli ve huzurlu bir ortamımız var. İki kişiyle kurulabilecek güzel rengarenk bir hayatımız var.
Bundan 10 yıl sonrası için planlarınız ne? - İşimden başka işle uğraşmak istemiyorum. Tek isteğim ölene kadar şarkı yazmak. Sahneye çıkmak. Yeni isimlere destek olmak.
En son albümünüz ‘Aşka Türlü Şeyler’ alıştığımız çalışmalarınıza göre daha slow şarkılarla dolu. Sebebi yaşadığınız bir değişim mi?
- Dinginleşme ve olgunlaşma dönemi diyebileceğimiz psikolojide yazdığım şarkılardan oluşuyordu. Sıradanlaşan pop müziğin dışında farklı, özlenmiş tarzda bir şeyler yapmak istedim. Yıllar sonra hâlâ dinledikçe sevilecek, alt yapısı sağlam, sözleri dolu bir albüm olmasına çalıştım. Bence yaptığım en güzel albüm oldu.
Bir gün ilhamı kaybederim korkunuz var mı? - 21 yaşımdayken Mazhar Alanson’a sormuştum “İlhamı kaybedersem ne yaparım?” diye. “Şarkı bir kere geldi mi hep gelir” demişti. Gördüm ki haklı. Zaman zaman aylarca bir şey yazamadığım dönemler oluyor. Ama içinde ilham kuvveti varsa o hep etrafında oluyor ve beklemediğin bir anda seni dürtebiliyor.
Aşık olunca yaratıcılığınız nasıl etkileniyor? - Çok daha yükseltiyor. Evlenince ne oluyor henüz bilemiyorum. Ama bence o zaman da sürekli aşık kalmak mümkün. Aşk denilen şeyi öğrenmişsen sıcak ve taze tutabilmeyi, koruyabilmeyi de öğrenebilir ve denersin. O tip kaygılarım yok.
Ben aşk için yaşıyorum. Aşk benim için su gibi, nefes gibi, can gibi. İhtiyacım olan bir şey. Şiir yazmadan, gitar çalmadan, sevdiğimi söylemeden, romantizmi hissetmeden geçirdiğim bir günü tatsız sayarım.
Mert Tünay’ın ‘Güzel’ maksi single’nı çıkardık. Vokalistim Duygu’nun albümüne başlıyoruz. Haftaya kendi albümümdeki ‘Kalp Kalbe Şarkısı’nın klibi yayına girecek.
Müzikte bu sene 20. yılım. Bütün Kenan Doğulu eserlerini içine koyduğum büyük bir box çıkarmayı düşünüyorum. Ozan Doğulu albümüne iki şarkı hazırlıyorum. Üniversite konserleri, Avrupa ve Türkiye turnesine hazırlanıyorum. Ayrıca sürpriz bir single’da gelebilir
