Aşk bu mu, aşk acı mı? MedCezir’de ilişkiler bu sezon sarpa sardı. Ayrılan bunca çift olunca neredeyse “mutlu aşk yoktur”a inanmak üzereyiz. Peki her aşk bir ilişkiye döner mi? Dönerse sonsuza dek sürer mi? Bunlar hiç cevap veremeyeceğimiz sorular. KAYNAK: ranini.tv
MedCezir evreninde de öyle ilişkiler yaşandı ve yaşanıyor ki, sonları nasıl yazılacak hiç belli değil. Hatta kim kimin nesi oluyor bazen gerçekten karıştırıyoruz. En büyük karışıklığı Asım Şekip Kaya’yla evlenen Sude yarattı tabii…
İlişkilere şöyle bir bakış atalım, bir yandan da aşkı sorgulayalım istedik. Sonuna da bu ilişkileri her ilişkiyi anlatan bir şarkı iliştirdim. Bakalım beğenecek misiniz?
Mira -Orkun İlişkilerinin başlangıcının ilkokula dayandığı rivayet edilir. Son zamanların gözde alışkanlığıyla, isimlerinin birleşiminden çıkan kombinasyonlar yakışmasa da (Mir-Ork, Or-Mir), onlar Altınkoy akvaryumunun en gözde çiftiydiler. Ta ki Selim, Yaman'ı Tozludere'nin "lesh" sokaklarından Altınkoy'a getirinceye dek...
Ülkemizde ender rastlanan bu harika sarışın çiftin, aşklarının meyveleri "saf Altınkoy genleri"ne sahip olacağından, mükemmel sarı bukleli çocuklar doğabilirdi. Ancak Mira Orkun’la ilişkisinde hıza gerek görmemişti.
Orkun ise sağlıklı genç bir erkeğin hormonları tarafından yönetilişini, Hale’yle oynaşarak sahneliyordu. Ne zamanki Yaman Altınkoy’a adım attı, işler değişti.
Yaman Mira’nın aklını çelmişti bile… Orkun’un 'Mira cebimde, Hale elimde' kafasıyla sahnelediği film, Hale tarafından geniş bir seyirci kitlesine izletilince, Orkun-Mira çiftinin sonu geldi.
Orkun kah aşkından, kah kaybeden olmaya alışmadığından, Mira’dan hiç vazgeçmedi. Bir sezon boyunca Yaman-Mira ilişkisini baltalamak için elinden geleni yaptı. Ancak Mira’nın gözü onu görmüyordu. Orkun-Mira çiftinin biraraya gelme olasılığı hiçbir zaman sıfırlanmayacak.
Bu ilişki 40. bölüme kadar izlediğimiz Mira cephesinde, ancak-Allah korusun- Yaman'ın başına bir hal gelmesiyle mümkün olabilir gibi görünüyor. Ama Medcezir evreninin gelişli-gidişli doğasında hiçbir şey imkansız değildir.
Onlar bir araya gelirse, ilişkilerini anlatan şarkı da Yeni Türkü'den Aşk Yeniden olabilir.
Mira-Yaman Mira ve Yaman’a birbirlerini tanımadan uzaktan bakılırsa, hiçbir ortak noktaları olmayan, çok farklı iki insan görülür. Aşkın doğası gereği zıt kutupların çekim yasası, işte onlar için işledi.
İlk karşılaştıkları andan itibaren birbirlerine güçlü bir çekim hissettiler. Belalar, kaçırmalar, hastalıklar, aşklarına karşı duranlar... Hiçbiri onları yıldırmadı. Bir aradaydılar ama asla kavuşamadılar da... Zaten kavuşamadığında aşk olmaz mı?
Mira bu aşkın güçlü yanıydı, daha çok sahip çıkanıydı. Öyle ki hastalığını bile ikinci plana atmıştı, Beren’in kulakları çınlasın; Yaman da Yaman. Yaman ise aşkın ihtiyatlı tarafı rolündeydi. Burnu pislikten kurtulamadı ki bir türlü, tedbiri elden bıraksın!
Karizmadan ve bela çıkarmaktan yıkılan abisi, Yamira ilişkisine teşhisi koymuştu:
“Gidebildiği yere kadar gider, ama sen onunla evlenemezsin oğlum, sizin kumaşınız farklı."
O yüzden bir eli kapıdaydı Yaman’ın. O kapıyı diğer taraftan açıp Yaman’ı dışarı çıkaran da Faruk Beylice oldu sonunda.
Yaman, aşkımı kalbime gömerim diyerek, belalarını da alıp gitti Mira’dan, kızın kalbini oldukça kırarak.
Ancak Mira, stil ikonu da olurum, aşkıma da sahip çıkarım diyerek hala Yaman’dan vazgeçmiş değil. Kimimiz; Mira’nın bu durumunu ona hiç yakıştıramıyor.
Kimimiz; aşk dediğin işte böyle olmalı, diyerek sonuna kadar destek veriyoruz.
Şimdilerde küçük oyunlarla birbirlerine karşı “yıkılmadım” pozlarına verseler de, çakacak bir kıvılcımla ikisinin de tutuşması yakındır.
Onların aşklarının birçok şarkısı var, beraber söyledikleri ama elbette onları anlatan şarkı: Vazgeçilir gibi değil bu Medcezirler…
Yaman- Elif Bambaşka bir evrende olsalar -mesela Mira'nın hiç var olmadığı bir paralel evren- esas çift olabilecek bir kimyaya sahipler.
Gerçi Yamira'ya kanı hiç bir zaman ısınmamış olanlar, çoktan El-Yam fan kulüpleri kurmuş olsalar da, 40. bölümün sonu, bize Yaman'ın kalbinin hala Mira için attığını gösterdi.
Eğer Elif kızımızın Altınkoy ömrü uzun olursa tıpkı Orkun-Mira çifti gibi Yaman-Elif ilişkisi ihtimalinin de sıfırlanacağını sanmıyorum. Onların ilişkisinin dinamiği nefretle başlayan aşklara dayanıyor.
Gerçi Yaman ilk günler pek bir hissiz görünüyor, umursamaz davranıyordu. Bu nefret aşkını, Elif adeta tek başına yaşıyor gibiydi. Günlüğüne yazdığı cümlelerle Elif’in güçlü kadın imajı sempatizanı olduğu öğrenildi. Aşk onun için, biraz da zayıflıktı. Hele ki; Yaman gibi aklı, bitmiş ama sonlamamış ilişkisinde olan birine duyduğu aşk, toptan zayıflıktı.
Aşk demek için henüz erken gerçi, kimyalarının doğurduğu büyük bir ilgi diyelim. İlkokuldaki aşkının defterini, her fırsatta karaladığını tahmin ettiğimiz Elif; ne zaman ki balerin topuzu ve tütüsüyle bir kuğu gibi salınmaya başladı, işte o zaman Yaman'ın beğeni dolu bakışları gizlenemez oldu.
Yaman hemen akabinde Mert'le yaptığı sohbette "öyle bir ilgi yok" dese de Elif, Yaman’ın menziline girdi. Dedim ya hoş bir kimyaları var, çarpışmaları, atışmalarıyla falan, bir romantik komedi filmine gayet güzel başrol olurlar.
Önce bolca atışırlar, sonra kendi aşklarını kabullenip atışmaya devam ederler, daha sonra birbirlerinin aşkını öğrenip atışmaya devam ederler, en sonda da romantik komedi dedim, elbet bir düğün sahnesi izlerdik. Ama Mira, ah Mira!
Bu ikili bir ilişki yaşarsa onları Ajda Pekkan'ın Bambaşka Biri şarkısı anlatırdı.
Orkun -Hale “Tekdüze yaşama tepki” tabiatındaki bu iki entrikacı karakterin ilişkisini anlatan şarkının, Feridun Düzağaç’tan Alev Alev olduğunu söyleyerek söze başlayalım.
Orkun-Mira çiftinden sonra birbirine en çok yakışan çift olduklarını söyleyebiliriz. İhtiraslı, hırslı, ateşli bu iki karakter tabiî ki birbirlerine önce tensel çekimle yaklaşacaktı.
Mira ile ilişkisi sırasında, uçurum kenarlarını özleyen Orkun, Hale’nin kollarına atıldı.
Mira bunu öğrenip Yaman’a yelken açınca, Orkun’un elinde sadece Hale kaldı. Başlarda kabul etmedi ama baktı ki Mira’dan artık hayır yok, Hale’yle olur dedi.
Orkun tam da Hale’nin elini tutmuşken, ebeveynlerinin ortaya çıkan gizli ilişkisi bu çifti ayırdı. Hale; intiharlar, oyunlar, nelere kalkışmadı ki Orkun için…
Orkun hep ikinci alternatif gözüyle baktığı Hale’ye, geçen sezon sonunda duygusal olarak da çekildiğini fark etti. Tam da tensel çekimleri aşka evrilecek diye heveslenmiştik, ama bu iki güçlü karakterin yelkenleri suya indirmesi öyle kolay değilmiş.
Sonrasında da zaten Yaman-Mira ayrılığı, Orkun’un bir anda tekrar Mira’ya yönelmesine sebep oldu. Hale Orkun’dan vazgeçmiş değil. Bakalım Orkun’un çekim alanına tekrar girebilecek mi?
Eylül- Mert Eylül, Mert’in dünyasında aşk demekti. Çocukluğundan beri imkânsız bir aşkla tutkundu kelebeğine Mert! Öyle ki teknesinin adını bile Eylül koymuştu.
Yaman’ın Altınkoy’a dahil oluşuyla cesaretlenen Mert, bin bir zorlukla sonunda Eylül’üne kavuştu.
İlişkinin yazanı, yönetmeni, başrolü hep Mert’ti. Eylül için ilk başlarda sadece ezik biri olan Mert, aşkıyla onun gözünde de devleşti, Eylül Mert’in filminin gönüllü oyuncusu oldu.
Elbette Eylül’ün “yakışıklı radarı” hep aktifti. Mert’in yanında bile başkalarıyla flört etmekten çekinmeyerek, çoğumuzda “Mert’i hak etmiyor” fikri oluşturdu.
Ender’in ölümüyle, ilk kez Mert’in dünyasındaki bir numaralığını “anne acısına” bıraktı. Anlayışla karşılaması gereken bu durumu, bencilliğiyle kendine yonttu ve Mert’e postayı koydu. Şimdi bin pişman…
Bu nasıl bir karma diye hayıflanıyor ama Eylül’cüğüm Mert’in değerini anlaman için bu yaşadıkların sana müstahak, karma dediğin böyle bir şey işte…
Onların ilişkisi şu ara Yalın’ın Aşk Ne Demek Şarkısı tadında...
Eylül- Uzay Not: Ne bekliyordunuz ki, yok böyle bir çift! Mert’i süründüren Eylül, Uzay’ın Brad Pitt karizmasına tav olmuş gibi görünse de, Uzay tam bir çakma. Eylül orijinal sever.
Şebnem Ferah Uzay için söylüyor: Bu Aşk Fazla Sana
Asım Şekip Kaya- Sude 40. bölüm itibariyle Medcezir’in hala beraber olan tek çifti diyebiliriz onlar için. Gerçi onların ilişkisinin miladı da öyle çok eski değil. Üstelik Bay AŞK, adını hak eden tavırlarla sürekli Sude’yi takipte.
Eh Sude de rahat duran bir kadın değil ki, evlendikten sonra Kenan’la oynaşmıyor ama, daha önce yediği hurmalar var.
Yani Asım Şekip Kaya-Sude ilişkisi de öyle çok durgun sularda demirlemiş değil. Zaten durgun sular Sude’ciğimize uyar mı hiç? Aksiyon lazım, tutku lazım. Ama güvence de lazım.
Biraz eski ama Bay Aşk Sude için Zeynep Dizdar’dan Sana Güvenmiyorum şarkısını seçti.
Kenan -Sude Altınkoylular ve Yaman tarafından doğru olmayan bir ilişki olarak adlandırılsa da, izleyenlerce kabul gören bir ilişki onlarınki…
Altınkoy’a kapağı atmak için fırsat kollayan Kenan, Sude’nin zayıf bir anında onun yanında olarak karizmasının hakkını verdi ve Sude’yi tavladı. Hayattan beklentisi dolu cüzdanlı bir koca olan Sude, Kenan’ın çekimine karşı koyamadı.
Aralarında sadece tensel bir çekim değil, duygusal bir yakınlaşma da vardı, ama ne Sude bu aşağı tabakadaki adama hisler beslemeyi kendine yakıştırabildi, ne Kenan ona değersiz biri gibi zarf içinde para veren Sude’ye gerçek duygularını gösterdi. Gerçi ikisinin de duyguları konusunda biraz şüphedeyiz ya…
Neler olacağını Kenan’ın Altınkoy’a dönüşüyle öğreneceğiz.
Onların ilişkisini anlatan şarkı da son günlerin popüler şarkılarından; Ezo Sana Git Diyemem
Faruk -Sude Dolu cüzdanı, güzel soyadı ve ılımlı kişiliğiyle Faruk Beylice, Asude için kenar mahalleden çıkış biletiydi. Sude-Faruk çifti birbirine yakışan bir çift olsa da Faruk’un suları Sude için biraz fazla durgundu.
Sude’den göremediği ilgiyi Sedef’de arayan bu tatlı adamın cüzdanı zayıflayınca, Faruk Beylice Sude’nin gözünden bir anda düştü.
Bu ilişki iki güzel kızın dünyaya gelmesi gibi harika bir sonuç da vererek tarihe karıştı. Ancak Faruk; Sude’nin hep bir adım arkasında yer almaya devam edecek, düştüğünde onu yerden kaldıracak, çünkü şövalye ruhlu olmak bunu gerektirir.
Ferhat Göçer Yanındayım Faruk Beylice’nin Sude için seçtiği şarkı.
Ender-Faruk Geçmişte yaşanıp çok ilerleyememiş bir ilk aşk onlarınki. Sonradan Faruk’un Sedef’le oynaşması ve Ender’in değişen rotası sebebiyle bu ilişkinin bitmiş olduğuna tanık olduk. Saf Altınkoy genleri bu çift için de harika sonuçlar ortaya çıkarabilecekken, bu ilişki de maalesef tarihe gömülmüş. Eflatun’un Aşklambaç şarkısı sanki onlar için yazılmış.
Faruk -Sedef Ablasının her şeyine olduğu gibi, aşkına da hayranlık duyan ergen Sedef’in bugüne taşıdığı Faruk aşkı, onun içinde kalan bir ukde adeta… Sude’den boşanan Faruk’la Sedef’in, iş ortaklıklarının yanı sıra, bir ara neredeyse ev arkadaşı modunda takılmışlıkları var.
Tam Altınkoy’da harika bir çift daha doğuyor derken, Sedef’in Vegas’ta evlenmiş olduğu ortaya çıktı ve bu ilişki yerinde saymaya mahkum oldu.
Yaz boyunca adres değiştirip bu kez Serezlerin yan evi Beylice malikanesinde süren oda arkadaşlıkları, Serez’lerin evlerine dönmesiyle son buldu. Sedef’in tavırlarını, Faruk’un yavaşlığından şikayetçi olduğuna yorumlasak da, henüz tam anlamış değiliz. 40. bölümde Sedef’in “o iş rafta artık” demesiyle bu ilişki daha çok sürünür gibi görünüyor.
Sedef, Faruk için şu ara bakın hangi şarkıyı söylüyor: Nil Karaibrahimgil, Kanatlarım Var Ruhumda
Selim-Ender Altınkoy’un ideal çiftiydi onlar. Birbirlerine yaklaşımları, anlayışlı davranışları ile tam bir örnek çifttiler. Selim’in mızmızlıkları, Ender’in dozu fazla kaçmış, kraliyet ailesi soyluluğu falan hiç umurumuzda değildi. Ne güzeldiler.
Hem aşk, hem saygı… Onca yıllık evliydiler, çoluk çocuğa karışmışlardı, hala lise aşkı kıskançlığına kapılabiliyorlardı, çok tatlıydılar.
Sinan fırtınası onların gemisini nasıl alabora etti, anlayamadık. T
ek alabora olan aşklarının gemisi olmadı, bir takla da kavga ettikleri araba attı. Sonuç bir ölü, çokça yaralı…
Bu ilişkinin şarkısını Kolpa söylüyor: Son Nefesim
Ender -Sinan Böyle bir aşk da yok! Kabul etmiyoruz. Tamam, Sinan’ı beğenerek izliyoruz da, Ender hatıralarımızda kocasını seven, çocuğunu koruyan, ailesine düşkün asil bir kızıl hala… Sinan bu şarkıyı her duyduğunda hüzünleniyor en çok da Göksel yorumuyla: Kurşuni Renkler
Selim-Deniz Çatışmalardan doğacak yeni bir aşk olarak bekliyoruz bu çifti. Deniz; kadrodaki kızıl boşluğunu kapatmaya talip olsa da, bizim gönlümüzdeki Ender’in boşluğunu dolduramaz.
Fazla meraklı ve her işe burnunu sokan biri gibi görünüyor, mesleki alışkanlık olabilir. Acımız daha çok taze, şimdilik kendisine nötrüz diyelim. Bülent Ortaçgil bu nötr halimize Eylül Akşamı şarkısıyla eşlik eder.
Doruk- Eda Altınkoy’un en sıkıcı çifti, daha ne diyeyim? Şarkıları da olsa olsa İrem Derici’nin Kalbimin Tek Sahibine şarkısı olur.